Thursday 26 July 2012

Volume 14


9/10






Selam blogdaşlarım. Sonunda bir kitap yorumumla karşınızdayım. :P


O kadar uzun zamandır (56 gün) kitap yorumu yapmamışım ki, 'volume' kaçta olduğumu bile unutmuşum. Bu durumdan öyle utanıyorum öyle utanıyorum ki.. Neyse ki, şükür kavuşturana diyebildik. ^o^






56 gündür çantamda, çalışma masamda, sehpaların üstünde ha okudum ha okuyacağım dediğim sevgili kitabımla tanıştırayım:






- Boş Yatak -














Yazar kendince gizemli bir başlangıç yaparak polisiye macerasını başlatmış. 






3-4 yaşlarındaki bir kız çocuğu olan Audrey bir gece ansızın yatağından kaçırılır. Polis direk çocuk tacizcisi olarak bilinen ve daha önce hüküm giymiş komşuları Griffin Perlini'yi (adını yanlış yazmış olabilirim kitabım yanımda olmadığından kontrol edemiyorum) suçlar. Cesedi bulunamayan ama öldüğü düşünülen kızın bu sebeple ailesi dağılır. Olaylardan sonra küçük kızın abisi (o sıralarda 10 yaşlarında olan) Sammy ve yakın dostu Jason'ın yolları da ayrılır. Ve aradan yaklaşık 20 yıl geçer... 






Başarılı bir avukat olan Jason, bir anda kendini cinayet işleyen Sammy'in savunma avukatlığını yaparken bulur. Sammy'nin avukatlığını yaparken 20 yıl önceki olaylar da yeniden gün yüzüne çıkar. Ve Jason Sammy'nin davasıyla ilgilenirken tehlikeli bir oyunun içine çekilir. 






Jason'ın ağzından yazılmış olan bu kitap bana, okurken Morgan Freeman filmi izliyormuş hissi verdi. Yazar kurguyu çok iyi yapmış. Açıkçası kitabın son çeyreğine gelene kadar katilin kim olduğuyla ilgili tereddütlerim vardı. Ama Audrey ile ilgili şüphelerim doğru çıktı. 






Satır aralarına gizlenmiş ufak ipuçlarının sizi katile götüreceğini düşünebilirsiniz. Ancak yazar sağ gösterip sol vuruyor. Şimdiye kadar çok polisiye kitap okumuşluğum yok. Ama bu kitap polisiye konusunda beni epeyce tatmin etti. 






Kitabın orjinal adı The Hidden Man. Ki bence orjinal ismi kitabın Türkçe çevirisinden çok daha anlamlı ve yerinde. En azından kitabın içeriğine daha uygun.. 






Velhasıl, kitabı tavsiye edebilirim. :) 


Okuyun.. 

No comments:

Post a Comment